Galatasaray 3 takımla giriştiği rekabeti kazandı ve Caner Erkin'i bir yıllığına kiralamayı başardı. Güzel transfer, hayırlı olsun !
Transfer olana kadar bütün orta sıra takımlarıyla adı geçti neredeyse Tuncay'ın. Düşüteki Aston Villa'ya gitseydi belki birşeyler katardı, Fulham'da ne yapardı bilmiyorum. Ama forvetine takviye gereken Stoke City erken davranıp 3 senelik anlaşmış milli oyuncuyla. Boro'dan daha yeni Robert Huth'ı almışlardı.
Barcelona'dan ayrılan 35 yaşındaki Brezilyalı sol bek Manchester City ile 1 yıllık sözleşme imzaladı. Boşta olan oyuncunun adını duyunca hemen atladığını belirtmiş Mark Hughes. Wayne Bridge'e alternatif olarak alınmış.




Ünlü Kolombiyalı kalecinin ünlü kurtarışı. Yalnız amca az mütevazi değil ha :)
Tobias Linderoth'un ilk ciddi/uzun sakatlığına denk gelen bir zamanda Galatasaray dergisinde şuna benzer bir cimle görmüştüm : "Sakatlık sicili tertemiz Linderoth'un üstüste sakatlıklar geçirmesi de onun için büyük şanssızlık."Alın size o efsane hareket.

İlk başta bu tanıma uyan tek takım oluşmuştu bu sene. Flaş transferlerin allahını yaptılar. Önce Kaka dediler. Cristiano Ronaldo savaş borusuyla önceden bildirilmişti zaten. Benzema'yla bitirişi yaptılar. Hatta Defansa Albiol'u de aldılar. Takım tam Galacticos olmuştu ki ardından başka bir takım para yağdırmaya başladı transfere. Manchester City. Arap sahipleriyle zenginliğin ve ihtişamın tadını çıkarmaya başlayan "Light Blues" Takıma bir kaç ünlü forvetin yanı sıra EPL'den de birkaç kalburüstü oyuncu takıma kattı. En son da Kolo Toure mavili oldu. Son olarak da bir kaç sezondur 20'den fazla gol atsa da takımdan gönderilmesi hep gündemde olan Eto'o, gidişiyle de takımına kazandırdı. İbrahimoviç gibi bir isim Barcelona forması giydi. (O ince uzun yüzü, karga burnu da Cryuff'u hatırlatmıyor değil hani.) İdmanda bile görmek beni çok heyecanlandırmış durumda bir Real Madrid sempatizanı olarak.